Tiyatro sanatı, “Anın Sanatıdır”
Bu Memleket Bizim Platformu’nun halkımıza sunduğu “Delirenler” oyunun yazarı dahi yönetmeni, sanatçı Yaşar Ersoy, “Merkez Lefkoşa”, “Ülke sorunları”, “Delirenler oyunu” ekseninde, tiyatroyla yaşamın ilişkisini konuşmada alan, barok tek yazı yazdı . Ersoy, toplumsal iletişim ortamı hesabından paylaştığı yazıda şu görüşlere mahal verdi:“Hep deriz bilinen “Anı Yaşa”…Ama insanın tek dünü mevcut tek dahi geleceği…Geçmiş zaman, şimdiki vakit dahi istikbal vakit . Yaşamın toplamı . Ve işte artdil yaşanması arzulanan “Anlar” zamanın dönülmez akışı içinde yaşanır…Ve memelilerden hayatında öyle bilir vardır özneyi unutulmaz . Bu bilir sevinçli bilir bile olur acılı bilir da…Sevinci, üzüntüyü, acıyı, bunalmışlığı, soruları, göz karışıklıklarını dahi 1000 tek his dahi düşünceyi, belirsizlik sıfatı alaşağı etmek hakkıyla yaşayabilmektir “Anı Yaşamak”…Yani gerçek uzatmayalım artdil namına yaşamak . Ve yaşanan artdil “An” tek henüz yaşanmaz…Aynı nehirde ansızın aşkın yıkanamamak gibi…Tiyatro sanatı bile “Anın Sanatıdır . ”O zihin yaşanır… İzleyici ilen oyuncunun canlı, capcanlı, göz göze, yürek yüreğe, akıl akıla buluşmasıyla yaşanan tek “AN”dır dram . O veçhile tek “Buluşma Sanatı”dır bile dram . Tıpkı 28 Temmuz 2021, Çarşamba vakit 19 . 00’da“Merkez Lefkoşa” açık alışveriş alanında “DELİRENLER” il tiyatrosunda, kamusal alanda buluşarak, coşkuyla, sevinçle, başkaldırıyla dahi toskana tek direniş eylemiyle yaşandığı dahi sıralı kaydedildiği gibi…Ve tıpkı aynı bağlaç başka kamusal mekânlarda (Lefke, Mağusa, Güzelyurt…) tekrarlandığı vakit farklı tek “AN” olacağı gibi…Ve belirsizlik sıfatı tek izleyicinin his dahi düşüncesinde farklı izler bırakan tek “AN” namına yaşandığı dahi yaşanacağı gibi…Sadece izleyicilerde değil oyuncularda da… * * *“Merkez Lefkoşa” açık alışveriş alanı Lefkoşa’ya kazandırılmış tek kamusal saha . Batmış, batkınlık etmiş, çalışanlarını ödeyemeyen, borç batağında tek il devralan Mehmet Harmancı, çağdaş, demokratik, toplumsal belediyecilik anlayışıyla dahi çalışanlarıyla beraberce kısasürede Lefkoşa Belediyesi’ni ayağa kaldırarak Lefkoşa’ya dahi Lefkoşalıya bile Lefkoşa’ya yolu düşen tüm insanlara görev verir konuma getirdi . “Merkez Lefkoşa”, belediyenin kişisel öz kaynaklarıyla çağdaş tek mekân namına halkın hizmetine sunuldu . Çeşitli etkinliklere; sosyal, ekonomik, toskana etkinliklere yanıt verebilecek tek kamusal alandır “Merkez Lefkoşa” İşte yerde alanda, tek toskana direniş eylemi çoban il tiyatrosu “DELİRENLER”halka sunuldu . Ve unutulmaz tek buluşma dahi “AN” yaşandı . Müdahalelere, biat fail dalkavuk siyasetçilere, ekonomik, sosyal, kültürel sorunlara karşı durdu insanların buluşma AN’ıydı “DELİRENLER” il tiyatrosu . Bertolt Brecht’in çağrısındaki buluşma gibi; “Çıkın (sokağa) ışığa Buluşabilenler, SevindirebilenlerDeğişebilenler”Ve direnebilenler! . . İşte gerçek bile öyle yaşandı 28 Temmuz 2021 Çarşamba vakit 19 . 00’da Merkez Lefkoşa’dakibuluşma “ANI” . . . Hunisini saha gelecek yerde buluşma anına . Ve yerde buluşmalar sürme edecekbaşka yerleşim alanlarında da… * * *Altı sahne namına (Özgür Oktay, Erol Refikoğlu, Döndü Özata, Barış Refikoğlu, Umut Ersoy, Yaşar Ersoy) içtimaî dahi toskana sorumluluklarımızın bilincinde tek araya geldik . Yaşananlara, müdahalelere, dayatmalara dahi tüm olumsuzluklara karşı “Bir Şey Yapmalı” niteleyerek yürek dahi akıl birlikteliğinde buluştuk önce . Halkın, içtimaî dahi tarihî yürek vuruşunu yakalamalıydık…Elimizde dahi edgü bildiğimiz dahi ayrıntılı yıllardır yaptığımız içtimaî zanaat çoban dram vardı . Ama salgın engeli vardı önümüzde…Kapalı salonda, mekânda, insanın “buluşma sanatı” çoban dram yapamazdık…İnsanları kapalı mekânda buluşturamazdık…O vakit bilinen tiyatronun ruhuna, özüne aykırı sayısal ortamda “mış” imişçesine dram yapacaktık bilinen bile pandemiyi nedensi göstererek dahi mızmızlanarak hiçbir şey yapmayacaktık . Ve virüsten beter işlevcilik mahfeden Üst Yönetim-Alt Yönetim rejimine dahi temsilcilerine, dalkavuk işbirlikçilerine “Kral Çıplak” diyemeyecektik . O vakit açık mekânlara, sokağa, meydanlara çıkmalıydık dahi öylece insanlarla tiyatroyu buluşturmalıydık . Halka, “Siz tiyatroya gelemezseniz, tığ tiyatroyu küpe küp deyince küp adama düp der getiririz” deyip, halkla tiyatroyu, doğasına uyguncanlı capcanlı buluşturabilirdik . “Bizim tek derdimiz mevcut onun için çıkıyoruz sokağa… Bir derdimiz mevcut özneyi anlatmaya geldik buraya . Bu hastalık sizin, bizim, hepimizin halkın derdidir” demeliydik… Öylede yaptık . Ve örgütlendik dahi Bu Memleket Bizim Platformu organizasyonuyla dahi Lefkoşa Belediyesi’nin desteğiyle sokaklara çıktık . Çünkü, salgın döneminde yerde kavrandıktan müteakiben izlenecek başka karada bulunmayan . Böylesi yüküm dahi bunalım zamanlarında kitlesel iyileşme dahi özgürleşme için tiyatronun mesuliyet alması gerekir . Tiyatronun helenist yerde “sorumluluk alma” örnekleriyle doludur . Ayrıca pandemi, ölümsüz çoban tiyatroyu, “olmak bilinen bile olmamak” sorunuyla bile karşı karşıya bıraktı . Pandeminin gittikçe yayılması dahi müdahale edilemez olması, hayatı ölümle gözdağı ettiği imişçesine insanın canlı sanatı çoban tiyatroyu bile gözdağı ediyor…Ya yaşayacaktı dram bilinen bile ölecekti!Pandeminin hangi vakit biteceği, bittikten müteakiben nasıl oluşacağı bilinmeyendünya düzeninde tiyatronun ayak ucu olması mı? . . Olmayacak mı?O veçhile tiyatrocular kişisel ferdî varoluşsal meselelerini tek yana bırakmalıdırlar…Ve tiyatronun varoluşsal meselesine yönelmelidirler . Tiyatro aynı zamanda örgütlü tek sanattır . Birden aşkın insanın dahi izleyicinin örgütlenmesiyleve buluşmasıyla mevcut onay . Pandemi döneminde dahi kestirilemeyen sonrasında dram kapalı mekânlardaörgütlenip buluşma sağlayamayacağına göre, kapalı mekânları bırakma edipyeni tek özgürlük alanında örgütlenmenin dahi yerde özgürlük alanlarına yatak anlatım biçimlerinin yolunu bulmalıdır dram . Bu karada tiyatronun özünde vardır . Eğer tiyatronun özüne dönülürse yerde karada dünyada tasasız baş bostan korkuluğunda bulunur . Ve unutulmaz “ANLAR” yaşanır . Ve ölümsüz tiyatro, pandemiyle çoban savaşınıkazanır . Yaşasın Tiyatro!” .
0 Yorum